Ne istediğini bilen kadındır. Şımarıklık yapmaz, trip atmaz. Kadının delikanlısıdır. Haz alır, haz verir, damakta tat bırakır. Her zaman saygı duyarım.
yalancı firma.
Bi dk sex robotları da bu kapsama giriyor mu sonuçta onlar da teknolojinin bir ürünü ? Bilen aydınlatsın, önemli bir konu çünkü..
Küçük yaşlardan itibaren aşağılanmış, azarlanmış, hor görülmüş, karşı cinsten ilgi görmemiştir. Böyle birinin özgüvenli olması da beklenemez zaten. Özgüven denilen şey çevreyle, yetiştirilme tarzıyla şekillenir.
Zaten her yer beton yığını.Biz diriler olarak nereye gömülecez onu bilmiyoz.Yatsınlar mezarlarında,adama cinnet getirtmesinler.
Bilindiği üzere en yaygın kullanılan yöntem prezervatif ; fakat kullanımı zevki her iki taraf için de azalttığından pek de sevilmeyen bir yöntem. Ekstra olarak testesteron iğnesi geliştirilmiş. Sperm sayısı da kullanımı bıraktıktan sonra 4-6 ay içerisinde eski haline geliyormuş. Türkiye'de olup olmadığına dair bilgi edinemedim.
Beşiktaşlıların ayağı daha bir yere sağlam basan erkekler olduğu düşüncesindeyim. Bir de sessiz ve derinden bir inatları var.
Gelen uyarı yüzüne edit gerekti. Çok da vefalıdırlar!
Gelen uyarı yüzüne edit gerekti. Çok da vefalıdırlar!
1 d, 2 d, 3 d - paspasmışız.
Vileda kovasından selamlar...
Vileda kovasından selamlar...
Sevgilisi özellikle istemiyorsa yanlış yapan erkektir. Temizlik ve kişisel bakım sadece sevgiliyle sevişirken değil her zaman lazım.
brezilyalı ve venezüellalı kızlardır. eskiden ruslar da öyleydi, sonra paraya dengi demeye başladılar.
şizofreni nedir neye denir konulu bir çalışma olmuş.
Memleketin bütün kezbanlarının bayıldığı genç. Malesef Sabancılar varlıklarını bir türlü yüksek kültür veya eğitimle destekleyememiş, taşra zihniyetiyle yaşamaya devam eden bir ailedir. Ülkede ne kadar kendine güvensiz, cahil, ünlü yenisi, şarkıcısı, kadın oyuncusu varsa bu delikanlının peşindedir. Çünkü kolay lokmadır.
selam sevgili sözlük yazarları..
bugün fahişeliğin tarihni ele alalım. fahişelik için zamanda bir yolculuğuna çıkalım, ve fahişeliğin doğuşunu, olgunluğunu ve ölümünü birlikte anlamaya çalışalım. o zaman zaman makinemiz çalışsın..
mö 1760 yıllarına, babil krallığına gidiyoruz. 6. babil kralı, hammurabi dönemine. babil krallığı dönemin zengin ve halkı refah içinde yaşayan bir toplumdu. ve mö 18. yüzyılda elimize sağlam ulaşan sayılı kaynaklarda fahişelere ilk orada rastlıyoruz. hammurabi kanunları içerisinde fahişelerin haklarını koruyan yasalar bulunduğunu da biliyoruz. örneğin fahişelerin miras hükümleri korunmuştur. mö 18. yy ile 7. yy dönemine kadar fahişelik halk arasında yapılan azizlik seviyesine kadar ulaşmadan böyle devam eder. daha sonra elimizdeki belgelere bakarak mö 6-7 yy'a elimize antik yunan tanımlamaları çıkıyor.
antik yunan toplumlarında ise fahişeliği üç sınıfa ayrıldığını görüyoruz. bunlar;
-herhangi bir kuralı olmayan sokak fahişeleri
-köle fahişeler
- hetaeralar (eğitimli kültürlü hayat kadınları, erkeklerle cinsel ilişki ile beraber entellektüel sohpetler de yapabilen kadın grubuydu)
sokak fahişeleri hem erkek hem de kadın olabiliyorlardı. ama hetaeralar hep kadındır.
bu sınıfsal fahişeler, mö 640- 560'ta yaşayan romalı devlet adamı solon'un ülke çapında açtığı genelevlerle (500) bir yenililik kazandı. zaten solon yaptığı reformlar'la antik yunanda reformların ilk temelini atmıştır..
ancak bu refomlardan sonra solon'dan sonra gelen Reccared (ms 587)genelevleri yasaklamıştır. Reccared yeni hristiyan olmuştur ve hristiyan aristokrasisi Reccared'dan fahişeliği yasaklamasını ister, Reccared ise fahişe kiralayan erkeklere bir ceza vermeyip, erkeklerle yasak ilişki yaşamaktan yargılanan kadınları 300 kırbaç ile kırbaçlatıp başka bir şehre sürgüne göndermeyi yasallaştırmıştır.
dünyada ise kral II.henry (1161) fahişeliği londra'da denetim altına almış, fahişelerin yalnızca bekar olmasını istemiştir. daha sonra 1358 tarihinde Venedik Büyük Meclisi fahişeliğin dünya için kesinlikle vazgeçilmez olduğunu açıklamış ve İtalyan büyük şehirlerinde 14. ve 15. yüzyıllar boyunca devlet destekli genelevler kurulmuştur.
bu dönemde, fahişeliğin göze batan ama, engellenemeyecek bir mesele olduğu bilinci yavaş yavaş dünyada yaygınlaşmaya başlanmıştır.
yasalar nezdinde fahişeliğe hala büyük cezalar bulunmasına rağmen, bu cezalar dünyada çoğu zaman uygulanmıyordu. devlet, fahişelik ve genelevlerin kontrolünü tamamen ele almakla uğraşıyordu bu dönem. ancak bu kontrol çalışmaları çok uzun sürmedi.
1586 yılında papa V. Sixtus, yeni papa seçilir seçilmez, bütün fahişelerin öldürülmesini istedi. sadece 5 yıl hüküm sürdüğü için bunun dünyada çok uygulanıp uygulanmadığı hakkında çok kesin deliller bulunmamaktadır. ayrıca V. sixtus, hamileliğin hangi döneminde olursa olsun, kürtajın bir cinayet olduğunu dile getiren ilk papa olma özelliğini de barındırır. avrupada yaşanan bu çalkantılı dönemle beraber devlet, fahişeliğin ve yasadışı ilişkinin önünü alamaz hale gelir. hristiyanlığın artık devletin bütün damarlarına işlemesi ile beraber 1802 yılında fransa'da büyük ihtilalin yaşanması ile beraber fransada adına Bureau des Moeurs adı verilen bir ahlak bürosu kuruldu.
bu büro, fransadaki genelevlerin takibini yapacak, bir polis gücüydü. yasadışı genelevlerin, ve fahişeler adeta bir suç merkezi haline gelmesi bu kararda çok etkili olmuştur. cinayetler, ve yasadışı devlet aleyhindeki birtakım yapılanmalara yuva haline gelmesi ile beraber, yeni devrim hükumeti fransa'da genelevleri polis denetimine bağlamıştır.
dünyadaki bu gelişmelerin ardından, 1956 yılında hindistan fahişeliği resmi olarak yasaklasa da, sanki aksi bir karar alınmış gibi günümüzde mumbai fahişeliğin başkenti olarak anılmaktadır. yasaklar her zaman cezbedicidir elbette.
1956 yılı ile 2019 yılı arasında ise geçen süreçte almanya fahişeliği resmi bir meslek olarak kabul etmiştir. ve avrupa'da ise fahişelik kurallarla serbest hale getirilmiştir.
ülkemizde ise, sosyal evler adı altında birtakım yapılanmalar da bulunur. bir kısmı, sağlık taramalarından geçirilir, bir kısmı geçirilmez. ülkemizde bu işler yarım yamalak devam etmektedir. ki zaten herkesin bildiği üzere, türkiye'de yasal olanı, yasadışı olanından çok çok azdır.. ve elbette suçtur. daha kapsamlı kanunlar ile düzenlenmesi gerekir. fahişeliğin yeri geldiği süreçte uzun ve daha detaylı okuma için (bkz: cinselliğin tarihi) adlı başlığa göz gezdirebilirsiniz...
bugün fahişeliğin tarihni ele alalım. fahişelik için zamanda bir yolculuğuna çıkalım, ve fahişeliğin doğuşunu, olgunluğunu ve ölümünü birlikte anlamaya çalışalım. o zaman zaman makinemiz çalışsın..
mö 1760 yıllarına, babil krallığına gidiyoruz. 6. babil kralı, hammurabi dönemine. babil krallığı dönemin zengin ve halkı refah içinde yaşayan bir toplumdu. ve mö 18. yüzyılda elimize sağlam ulaşan sayılı kaynaklarda fahişelere ilk orada rastlıyoruz. hammurabi kanunları içerisinde fahişelerin haklarını koruyan yasalar bulunduğunu da biliyoruz. örneğin fahişelerin miras hükümleri korunmuştur. mö 18. yy ile 7. yy dönemine kadar fahişelik halk arasında yapılan azizlik seviyesine kadar ulaşmadan böyle devam eder. daha sonra elimizdeki belgelere bakarak mö 6-7 yy'a elimize antik yunan tanımlamaları çıkıyor.
antik yunan toplumlarında ise fahişeliği üç sınıfa ayrıldığını görüyoruz. bunlar;
-herhangi bir kuralı olmayan sokak fahişeleri
-köle fahişeler
- hetaeralar (eğitimli kültürlü hayat kadınları, erkeklerle cinsel ilişki ile beraber entellektüel sohpetler de yapabilen kadın grubuydu)
sokak fahişeleri hem erkek hem de kadın olabiliyorlardı. ama hetaeralar hep kadındır.
bu sınıfsal fahişeler, mö 640- 560'ta yaşayan romalı devlet adamı solon'un ülke çapında açtığı genelevlerle (500) bir yenililik kazandı. zaten solon yaptığı reformlar'la antik yunanda reformların ilk temelini atmıştır..
ancak bu refomlardan sonra solon'dan sonra gelen Reccared (ms 587)genelevleri yasaklamıştır. Reccared yeni hristiyan olmuştur ve hristiyan aristokrasisi Reccared'dan fahişeliği yasaklamasını ister, Reccared ise fahişe kiralayan erkeklere bir ceza vermeyip, erkeklerle yasak ilişki yaşamaktan yargılanan kadınları 300 kırbaç ile kırbaçlatıp başka bir şehre sürgüne göndermeyi yasallaştırmıştır.
dünyada ise kral II.henry (1161) fahişeliği londra'da denetim altına almış, fahişelerin yalnızca bekar olmasını istemiştir. daha sonra 1358 tarihinde Venedik Büyük Meclisi fahişeliğin dünya için kesinlikle vazgeçilmez olduğunu açıklamış ve İtalyan büyük şehirlerinde 14. ve 15. yüzyıllar boyunca devlet destekli genelevler kurulmuştur.
bu dönemde, fahişeliğin göze batan ama, engellenemeyecek bir mesele olduğu bilinci yavaş yavaş dünyada yaygınlaşmaya başlanmıştır.
yasalar nezdinde fahişeliğe hala büyük cezalar bulunmasına rağmen, bu cezalar dünyada çoğu zaman uygulanmıyordu. devlet, fahişelik ve genelevlerin kontrolünü tamamen ele almakla uğraşıyordu bu dönem. ancak bu kontrol çalışmaları çok uzun sürmedi.
1586 yılında papa V. Sixtus, yeni papa seçilir seçilmez, bütün fahişelerin öldürülmesini istedi. sadece 5 yıl hüküm sürdüğü için bunun dünyada çok uygulanıp uygulanmadığı hakkında çok kesin deliller bulunmamaktadır. ayrıca V. sixtus, hamileliğin hangi döneminde olursa olsun, kürtajın bir cinayet olduğunu dile getiren ilk papa olma özelliğini de barındırır. avrupada yaşanan bu çalkantılı dönemle beraber devlet, fahişeliğin ve yasadışı ilişkinin önünü alamaz hale gelir. hristiyanlığın artık devletin bütün damarlarına işlemesi ile beraber 1802 yılında fransa'da büyük ihtilalin yaşanması ile beraber fransada adına Bureau des Moeurs adı verilen bir ahlak bürosu kuruldu.
bu büro, fransadaki genelevlerin takibini yapacak, bir polis gücüydü. yasadışı genelevlerin, ve fahişeler adeta bir suç merkezi haline gelmesi bu kararda çok etkili olmuştur. cinayetler, ve yasadışı devlet aleyhindeki birtakım yapılanmalara yuva haline gelmesi ile beraber, yeni devrim hükumeti fransa'da genelevleri polis denetimine bağlamıştır.
dünyadaki bu gelişmelerin ardından, 1956 yılında hindistan fahişeliği resmi olarak yasaklasa da, sanki aksi bir karar alınmış gibi günümüzde mumbai fahişeliğin başkenti olarak anılmaktadır. yasaklar her zaman cezbedicidir elbette.
1956 yılı ile 2019 yılı arasında ise geçen süreçte almanya fahişeliği resmi bir meslek olarak kabul etmiştir. ve avrupa'da ise fahişelik kurallarla serbest hale getirilmiştir.
ülkemizde ise, sosyal evler adı altında birtakım yapılanmalar da bulunur. bir kısmı, sağlık taramalarından geçirilir, bir kısmı geçirilmez. ülkemizde bu işler yarım yamalak devam etmektedir. ki zaten herkesin bildiği üzere, türkiye'de yasal olanı, yasadışı olanından çok çok azdır.. ve elbette suçtur. daha kapsamlı kanunlar ile düzenlenmesi gerekir. fahişeliğin yeri geldiği süreçte uzun ve daha detaylı okuma için (bkz: cinselliğin tarihi) adlı başlığa göz gezdirebilirsiniz...
1990 yılında dünya sağlık örgütü tarafından kesin olarak hastalık tanımından uzaklaştırılan cinsel yönelim.
kazan tatarı hacı ali bey'in oğludur. sabunların kralıdır..
gözlemlediğim kadarıyla kadınsal bir takım özelliklere sahiplerdir.
Yaşadığını sanarak. Sorun yok, böyle milyonlarca insan var. Onlara katılırsın.
(bkz: işte bunlar hep anal seks)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?