akla hemen son saniyede orta sahadan uçarak bastığı smaç sayesinde looney tunes karakterlerini moron dağı'nda şebeklik yapmaktan kurtararak gönüllere taht kurmuş olan majesteleri gelir. sayesinde bugs bunny ve lola bunny'nin de arası yapıldı. ikisinin de tavşan olduklarını düşünürsek ikinci filme bayaa bi bunnicik olmuştur.
efsanevi amazonları saymazsak muhtemelen insanlık tarihinde varolmamış bir sosyal yapı.
temizlik malzemelerinin üzerindeki yazıları okuyup kimya öğrenmek.
adam bulamıyorlarsa pasta yesinler.
sözlüğün açığını bulan kadın. kodlayıcılar göreve.
milattan önce 4500 - 2000 civarlarında varlığını sürdürmüş, akadların arasında yavaş yavaş eriyerek kaybolan, ilk yerleşik uygarlık olmasa da bildiğimiz kadarıyla yazıyı ilk bulan ve etkili kullanan uygarlık. mezopotamya'nın yerlisi olmayıp kuzeyden göçtükleri düşünülür, o nedenle akadlar gibi samî bir halk değillerdir, dilleri de samî değildir. bu nedenle bir yerden sonra sümer-akad farklılıkları neticesinde azınlık kalıp en son da yok olmuşlardır. ama yazı, din, matematik, tıp, astroloji alanında bıraktıkları miras çoktur.
temaya uygun bilgiler olarak bekarete önem verip evlilik öncesi ilişkileri tasvip etmeyen bir cinsel hayatları olmuş. anal seks yaptıkları, bunu da doğum kontrol yöntemi olarak kullandıkları biliniyor. çocuk yapmaması gereken rahibeler anal sekse başvuruyormuş. eşler arasında seks zevk için de yapılan bir aktivite yani. değişik pozisyonlarla, evin içinde değişik mekanlarda çatır çatır sevişiyorlarmış. tek eşlilik yaygın olsa da evliliğin amacı çocuk yapmak olduğu için erkekler kuma getirebiliyorlarmış. bu kumaların ilk eş tarafından onaylanması, beğenilmesi gerekiyormuş ve doğacak çocuklar ilk eş tarafından kabul ediliyormuş. cuckqueen durumu bile olabilir. yine de romantik, sonsuza kadar eşiyle mutlu yaşama özlemi içeren yazılar, heykelcikler falan da mevcutmuş.
işte bunlar hep yazının icadı.
temaya uygun bilgiler olarak bekarete önem verip evlilik öncesi ilişkileri tasvip etmeyen bir cinsel hayatları olmuş. anal seks yaptıkları, bunu da doğum kontrol yöntemi olarak kullandıkları biliniyor. çocuk yapmaması gereken rahibeler anal sekse başvuruyormuş. eşler arasında seks zevk için de yapılan bir aktivite yani. değişik pozisyonlarla, evin içinde değişik mekanlarda çatır çatır sevişiyorlarmış. tek eşlilik yaygın olsa da evliliğin amacı çocuk yapmak olduğu için erkekler kuma getirebiliyorlarmış. bu kumaların ilk eş tarafından onaylanması, beğenilmesi gerekiyormuş ve doğacak çocuklar ilk eş tarafından kabul ediliyormuş. cuckqueen durumu bile olabilir. yine de romantik, sonsuza kadar eşiyle mutlu yaşama özlemi içeren yazılar, heykelcikler falan da mevcutmuş.
işte bunlar hep yazının icadı.
kapalı bir komünite içinde bir kişi ya da olgunun poh pohlanıp durması, yüceltilmesi; bu yüceltme üzerinden herkesin birbirini tatmin etmesini anlatan benzetme. bir tür sürü ps.kolojisi olup o komünite içinde çoğunluğa karşı çıkmaya götü yiyen bir muhalifin 'yok lan aslında o kadar da abartılacak bir şey değil' minvalindeki cümlesiyle shitstorm başlar, muhalifi destekleyenler peydah olur ve bir süre sonra bu kaostan bir sentez çıkar, mevzubahis kişi ya da olgu göklerden hakettiiği pozisyona doğru iner.
kusmadan önce öksürmediysen sıkıntı yaratır.
öncelikle rakamları bir şey yapın (bkz: #6109).
sonralıkla eğer meseleniz evrimsel süreç, içgüdü, doğa kuralı falansa yarından itibaren doktora gitmiyorsunuz, birisi sizi götünüzden bıçakladığında ağlamıyorsunuz, abd ortadoğu'nun içine sıçıp sığdırdığında da antiemperyalist damarınızı kesip atıyorsunuz.
evlilik eskiden de öyle 13 yaşına basar basmaz s..işilince olan bir şey değildi. ne bileyim oğlan çocuğunun yaban domuzuyla güreşmesini falan beklenirdi muhtemelen. ya da bin yıllardır olduğu gibi mal, toprak, para karşılığı alınıp verilirdi insanlar. evrim, biyoloji, doğa temelli konuşacaksak her şeyden önce frontal lobu ve karmaşık sosyal ilişkileri evirdiğimizi unutmayın derim. bu lob sayesindedir ki kurduğumuz komüniteler hayvanlarda farklı dinamiklere sahip, temelde yaşama içgüdüsü olsa da komşunun oğlu kızımıza kabardığında verdik gitti demiyoruz. oğlan buna değecek mi falan diye bakıyoruz.
yaşadığımız toplumdaki bazı kurallar 50 60 senelik olabilir ama bazı gerekler üzerine alınan kararlar var. çoluğun çocuğun evlenmesini normal karşılayacaksanız mantıken 50 yaşındaki ağanın köydeki 13'lükleri toplamasına da karşı çıkamazsınız. ancak bugün kurduğumuz sosyal düzende, ki eski düzenlerden daha ileriye götürmeye çalışıyoruz her seferinde, kız çocukları da dahil eğitimin önemi büyük, bunun için de evliliğin ertelenmesi ihtiyacı kendiliğinden doğuyor. bir de bildiğiniz gibi kadın hakları diye bir şey çıktı. insanın biyolojik ve sosyal serüveninde kadınlar pasif pasif takılırken şimdi onları korumak için yasalar var. kadın sadece bebek ve yemek için yaşamasın diye eğitim veriyoruz, gerekirse daha iyi şartlarda yaşasın diye kocasını terketmesine hak tanıyoruz vs. tüm bunların tutarlı kalması için de evlilik yaş sınırı koyulmuş.
yani günümüzde geldiğimiz nokta da bir şekilde bizim doğamız gereği. yarın bir gün kitlesel bambaşka olaylar olur, işler yine değişir. 13 yaşında bıcır bıcır hatun kovalayamıyoruz diye 200 000 sene öncesine gitmek istiyorsanız yolda başınıza daha kötü şeyler gelebilir onu da diyeyim. ben şahsen insan kurban törenlerini özlüyorum.
sonralıkla eğer meseleniz evrimsel süreç, içgüdü, doğa kuralı falansa yarından itibaren doktora gitmiyorsunuz, birisi sizi götünüzden bıçakladığında ağlamıyorsunuz, abd ortadoğu'nun içine sıçıp sığdırdığında da antiemperyalist damarınızı kesip atıyorsunuz.
evlilik eskiden de öyle 13 yaşına basar basmaz s..işilince olan bir şey değildi. ne bileyim oğlan çocuğunun yaban domuzuyla güreşmesini falan beklenirdi muhtemelen. ya da bin yıllardır olduğu gibi mal, toprak, para karşılığı alınıp verilirdi insanlar. evrim, biyoloji, doğa temelli konuşacaksak her şeyden önce frontal lobu ve karmaşık sosyal ilişkileri evirdiğimizi unutmayın derim. bu lob sayesindedir ki kurduğumuz komüniteler hayvanlarda farklı dinamiklere sahip, temelde yaşama içgüdüsü olsa da komşunun oğlu kızımıza kabardığında verdik gitti demiyoruz. oğlan buna değecek mi falan diye bakıyoruz.
yaşadığımız toplumdaki bazı kurallar 50 60 senelik olabilir ama bazı gerekler üzerine alınan kararlar var. çoluğun çocuğun evlenmesini normal karşılayacaksanız mantıken 50 yaşındaki ağanın köydeki 13'lükleri toplamasına da karşı çıkamazsınız. ancak bugün kurduğumuz sosyal düzende, ki eski düzenlerden daha ileriye götürmeye çalışıyoruz her seferinde, kız çocukları da dahil eğitimin önemi büyük, bunun için de evliliğin ertelenmesi ihtiyacı kendiliğinden doğuyor. bir de bildiğiniz gibi kadın hakları diye bir şey çıktı. insanın biyolojik ve sosyal serüveninde kadınlar pasif pasif takılırken şimdi onları korumak için yasalar var. kadın sadece bebek ve yemek için yaşamasın diye eğitim veriyoruz, gerekirse daha iyi şartlarda yaşasın diye kocasını terketmesine hak tanıyoruz vs. tüm bunların tutarlı kalması için de evlilik yaş sınırı koyulmuş.
yani günümüzde geldiğimiz nokta da bir şekilde bizim doğamız gereği. yarın bir gün kitlesel bambaşka olaylar olur, işler yine değişir. 13 yaşında bıcır bıcır hatun kovalayamıyoruz diye 200 000 sene öncesine gitmek istiyorsanız yolda başınıza daha kötü şeyler gelebilir onu da diyeyim. ben şahsen insan kurban törenlerini özlüyorum.
siyah, mor ve lacivert tonları.
içimdeki gotik aşkı bambaşka.
içimdeki gotik aşkı bambaşka.
bir türlü seksi gelemeyen şarkıcı.
dokunabileceğin kadar uzakta olandır.
mayoz bölünmeyle oluşup normalin yarısı kadar, yani 23 adet kromozom barındırır. tek bir seferde normal rakamlara göre 30 milyon ila 300 milyon (hatta daha da fazla, sınır gökyüzü) arası sperm atılabilir. ortalama 150 desek, çift kromozom olarak hesaplayınca 75 milyon insanlık genom eder ki tek başına bir ülke kurdurur. bu rakamların altındaysa, yani boşalan sıvıda totalde 30 milyon ya da mililitre başına 15 milyondan az sperm varsa kısırlık oluşturur. bununla birlikte düzgün şekilli spermlerin ve hareket kabiliyetlerinin de belli bir oranın üzerinde olması gerekiyor.
düşünün ki 7 milyon insanlık dna fışkırtmanıza rağmen o götü kalkık kezban yumurtayı dölleyemediğiniz için konu komşunun eğlencesi oluyorsunuz.
düşünün ki 7 milyon insanlık dna fışkırtmanıza rağmen o götü kalkık kezban yumurtayı dölleyemediğiniz için konu komşunun eğlencesi oluyorsunuz.
en güzel örneklerinden birini şu şarkıda görüyoruz. sonra bir şarkıya erkek inlemesi konsa nasıl olur diye düşünüyoruz, olmuyor.
dizide gayet vasat altı bir oyunculukla sekiz sezon geçirmesine rağmen dumb & dumber'ın gerek dany gerekse tüm dizi için yaz(ama)dığı senaryo denmeye dil varmayacak boğa bokuna en çok tepkiyi veren oyuncu olması sayesinde izleyici kitlesinde belli bir sempati uyandırmış olan kişi.
ayrıca game of thrones çekimleri sırasında anevrizma nedeniyle iki defa beyin ameliyatı geçirmiştir.
ayrıca game of thrones çekimleri sırasında anevrizma nedeniyle iki defa beyin ameliyatı geçirmiştir.
11-12 yaşlarımda, uyduda 1600'lerde çıkan eros tv diye bir kanal sayesinde oldu. günün büyük bir kısmında https://youtu.be/4F9DxYhqmKw eşliğinde ekranda dönen çıplak kadın heykeli ve telefon numaraları gösteren kanalda bazı saatlerde kadın vücudunu metalaştıran soft içerikler olurdu, meme falan izlerdim. benim için içgüdüsel bir çekiciliği vardı ve çıplak kadın merakımızı çok olmasa da meme bölgesinde gideriyordu, genitallere girmiyorlardı.
aynı zamanlarda çevreden duyulan zımbırtılar, gazete kuponlarıyla alınan sağlık ans.klopedileri ve tubitak kitabevi'nden çıkan 'vücudunuz nasıl çalışır' isimli harikülade bir kitap sayesinde de cinselliği kendi kendime bir seviyeye kadar çözme noktasına gelmiştim. bir gün şans eseri eros tv'de meme izlerken birden erkekler belirdi. adamın bob ross misali saçlarını hiç unutmam. emiklediği kadının da dudağında irice bir beni vardı. erkeklerle kadınlar arasında salya alışverişi esnasında şifre girdi ama evin de boş olması neticesinde, şifreye rağmen izledim. cine 5 şifresi gibi olmayan biraz tırt bir şifreydi ve yeterince uzaktan görüntü anlaşılıyordu. misyoner pozisyonda adamın testislerinin altına konan kamera açısıyla çekilmiş uzunca bir sekans sırasında bacak aramdaki şeyi tam olarak nasıl kullandığımızı kafamda yanan ampul eşliğinde çözmüştüm. daha önce bir şekilde ereksiyonu yaşıyordum ama hiç bir yere falan sürtünüp zevk aldığımı hatırlamıyorum. o an ise o gördüğüm sahneyi çat diye taklit etmeye karar verdim. tükürük kullanmayı da o an akıl ettiğimi hatırlıyorum.
sonrasında yaşadığım şey yüzünden korkudan altıma sıçayazmıştım. saydam bir boşalma olmuştu; tam da olduramamışımdır muhtemelen çünkü zihnen yaşadığım şey karşısında dehşete kapılmıştım, öleceğimi sanıp tuvalete koşmuştum. elimi yüzümü yıkadım, derin derin nefes aldım falan. 'aileme mi anlatsam, yanlış bir şey mi yaptım lan' gibi düşüncelerle günü kapatmıştım. sonrasında herhalde bir sene falan yeltenmemişimdir.
![sözlük yazarlarının mastürbasyonu keşfetme hikayeleri sözlük yazarlarının mastürbasyonu keşfetme hikayeleri]()
![sözlük yazarlarının mastürbasyonu keşfetme hikayeleri sözlük yazarlarının mastürbasyonu keşfetme hikayeleri]()
https://gobblefunkasia.wordpress.com/tag/mean-girls/
aynı zamanlarda çevreden duyulan zımbırtılar, gazete kuponlarıyla alınan sağlık ans.klopedileri ve tubitak kitabevi'nden çıkan 'vücudunuz nasıl çalışır' isimli harikülade bir kitap sayesinde de cinselliği kendi kendime bir seviyeye kadar çözme noktasına gelmiştim. bir gün şans eseri eros tv'de meme izlerken birden erkekler belirdi. adamın bob ross misali saçlarını hiç unutmam. emiklediği kadının da dudağında irice bir beni vardı. erkeklerle kadınlar arasında salya alışverişi esnasında şifre girdi ama evin de boş olması neticesinde, şifreye rağmen izledim. cine 5 şifresi gibi olmayan biraz tırt bir şifreydi ve yeterince uzaktan görüntü anlaşılıyordu. misyoner pozisyonda adamın testislerinin altına konan kamera açısıyla çekilmiş uzunca bir sekans sırasında bacak aramdaki şeyi tam olarak nasıl kullandığımızı kafamda yanan ampul eşliğinde çözmüştüm. daha önce bir şekilde ereksiyonu yaşıyordum ama hiç bir yere falan sürtünüp zevk aldığımı hatırlamıyorum. o an ise o gördüğüm sahneyi çat diye taklit etmeye karar verdim. tükürük kullanmayı da o an akıl ettiğimi hatırlıyorum.
sonrasında yaşadığım şey yüzünden korkudan altıma sıçayazmıştım. saydam bir boşalma olmuştu; tam da olduramamışımdır muhtemelen çünkü zihnen yaşadığım şey karşısında dehşete kapılmıştım, öleceğimi sanıp tuvalete koşmuştum. elimi yüzümü yıkadım, derin derin nefes aldım falan. 'aileme mi anlatsam, yanlış bir şey mi yaptım lan' gibi düşüncelerle günü kapatmıştım. sonrasında herhalde bir sene falan yeltenmemişimdir.
https://gobblefunkasia.wordpress.com/tag/mean-girls/
Ben de sağlık ans.klopedisinden teorik olarak bazı şeyler öğrenmiştim :)
Bu arada eklediğiniz kitapta alttaki ingilizce içeriğin çevirisi de var mı merak ettim. Çocuklara cinsel bilgi veren kitapların bazıları korkunç oluyor.
Sağlık ans.klopedileri :))
Kitabın türkçe versiyonunun görüntülerini internette bulamadım. Ama bu resimler falan hep vardı. Nasıl çevirdiklerini hatırlamıyorum.
Kitabın türkçe versiyonunun görüntülerini internette bulamadım. Ama bu resimler falan hep vardı. Nasıl çevirdiklerini hatırlamıyorum.
Ha ama o sitedeki resim arası yorumlar yok, onlar sayfadaki kişisel notlar.
Nadir kitapta buldum. Fiziki olarak inceleyeceğim bir yerde bulursam bakmak isterim. Benimki çocuklara yönelik değildi. Genitaller grafikle anlatılmıştı. İki yumurtalığı bağlayan tüpler, üçgen gibi.. Çocuk aklımla kendiminkine bakıp bakıp oradakine benzetemezdim. :/ biz bilgiye yeterince erişemezken şimdikiler de 10 yaşında porno ile tanışıyor. Bir arası olmalı.
Heh, arası bizmişiz, bizden öncekilerde ans.klopedi de yoktu. çok da yapacak bir şey yok, nehir akıyor. uyum sağlasın gelecektekiler napalım.
'i fart in your general direction.' - monty python and the holy grail.
son filmleri kesinlikle insanların kalbinde yer edinmemiştir.
endgame gibi boktan bir filmin, altında övüldüğü yönetmen. stan lee'nin biriktirip biriktirip kenara koyduğu cameolara yazık oldu.
scripti düzeltmek lazım gelir.
Aklıma cs botları geldi de neyse😂
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?