odipus

bi de evrimi inkar ediyorlar! işte primat atalarımızdan kalan özellikleri apaçık ortaya koyan muazzam bir örnek, tipiyle, hareketleriyle. hadi yaratılışçılar bunu da açıklasın. şimdi hukuk karşısında herkes eşit değil mi? söz gelimi nükleer fizikçi ile bu yaratık eşit. ama işte cezayı hak eden bir eylem. kameralara yakalanmayan pekçok başka vukuatı da vardır diye düşünüyorum. ha gariban ama dimi kadın bulamamış ne bileyim işte dezavantajlı falan belki travmatik bir geçmişi var, babası hortumla dövmüş, üzerine işemiş ona da yazık o da insan. peki. peki ya sıradan düzgün insanları nasıl koruyacağız? böyle hareketlere maruz kalanlar için travmatik etkiler yok mudur? benim önerim ömür boyu tecrit bu tip yaratıklar sağlıklı düzgün insanların arasına karışmayı haketmiyor. tecrit edelim ömür boyu ölmeyecek kadar yemek ve sağlık sunalım yeterli hatta çok bile. öyle ki bu durumlar biraz ibretlik olmalı hani eski kafalı alafranga amcaların sallandıracaksın taksim meydanında bir iki tane dediği cinsten. bi sınırı olacak diyelim ki bu şekilde üç ofsayt hareket yaptı haydi ivana sert'in dediği gibi 'bizimle deyılsın.' hooop ömür boyu tecrit sana...

ben fake değilim.

'' 'amerika'yla sen oyun mu oynamaktasın! amerika bildiğin madrabazdır ve de sürmeyi gözden çeken köpoğlusudur. amerika'da evlat babaya, baba evlada para almadıkça sabahın kalimera demez ve de bedavadan kimse kimsenin avcuna işemez.' demekte... artık bilmem gerisini...''

esir şehrin insanları - kemal tahir

bu da bukkake ekibi

ortayolcuyum. Konjektürel olarak ortanın sağına ya da soluna da meyledebilirim. (bkz: swh)

'intihar etmeyeceksek içelim bari.'

bir düğün gecesi - adalet ağaoğlu

https://twitter.com/isil_arican/status/1231844585975894016?s=20

basit önlemler için de ileri önlemler için de güvenilir, dürüst, işin ehli insanları dikkate almalı.
ayrıca; eve erzak depolamak bence de iyi fikir. ne olur ne olmaz:)

gece gece aklıma nerden geldiyse. bir nesil için hem travmatik hem de komik olan. ah eski türkiye henüz yenilenememiş türkiye, lise sevdaları, ilk gençlik.

(bkz: concrete jungle)

londra ve san fransisco ile birlikte dünyada emlak fiyatlarının ve genel olarak hayatın çok pahalı olduğu üç şehirden biri. harika bir şehir parkı olan central parkı, kalabalık caddelerinde 72 milletten insanlar, mazgallardan çıkan duman, kaldırım kenarlarında koşuşturan fareler, times square yakınlarında muazzam kalçaları ile zenci fahişeler, koca koca sakallı bıyıklı adamların birbirini öpüp koklayarak dans ettiği gay barlar. muazzam metro ağı, muazzam yüksek binalar, koşuşturup duran çılgın kalabalık, üstü başı perişan, delirmiş alkolik dilenciler ve son derece şık ve zengin insanlar bir arada. istanbul benzetmesi doğru, belki de dünyanın istanbulu bu devirde tam da burası.

istanbul'a keyif için gelen biri mutlaka bir daha gezip görmek ister.
new york için de aynısı geçerli. ancak belki de pek çok insan yaşam sürmek için iki şehri de istemeyecektir. film tavsiyesi (bkz: new york i love you)

ayrıca;

ille de senden çok hoşlandılar ve yatak harici birliktelikten de keyif alıyorlar anlamı çıkarmak için acele etmemeli ve şunu düşünmeli. burası türkiye. erkek muhtemelen seninle yakın gelecekte defalarca seks hedefliyor ve bunun en kestirme ve garanti yolunun sevgili olmak, aklını çelmek, seni duygusal olarak kıskaca almak olduğunu düşünüyor. sen bir kadın olarak kolayca başka partnerler bulabilirsin ancak standart bir erkek için bu sana oranla çok daha büyük çaba, emek belki de para vs. gerektiriyor. herif hazır bulmuşken bi süre böyle gitsin derdinde olabilir. biraz daha detay ve derinlemesine düşünmek gerek.

balık eti var balık eti var kardeşim. fit bir kız var, bir de safinaz gibi sıska çelimsiz kız var pliz yani. şu dikkate alınmalı ki evet, ne yazık ki balık etli hatunların pek çoğu tehlikenin çok yakınında olabiliyor. aniden alınan üç beş kilo çok şeyleri değiştirebilir, verilen üç beş kilo da fıstık gibi yapabilir bu şişman ya dediğin kızı.

şahsen ben çeşit severim efendim, böyle bir mecrada bunu söylemekte beis yok, zaten pek çok hemcinsim de böyledir. o sebepten bütünlük, fizik ve tavırların uyumu vs. çok önemlidir kanımca. balık etli bir hatun gözüne çok hoş görünebilir, aynı şekilde dal gibi fiziğiyle karşında gülümseyen kadına da çarpılabilirsin. bu işler nasip kısmet ;)

ayrıca;

her halükarda söyleyen için can sıkan bir durumu ve kızdıran ve cezayı hak eden bir muhatabı anlatır.

sadece kaostan beslenir kısmını anlamadım. biraz düşününce aklıma efsane dizi 'lost' geldi. ada insanlarını ele alalım. doktor jack alfa bir erkektir mesela, hem değerli hem de o ortamda son derece önemli bir uzmanlık sahibidir. hekimdir. ama bu yetmez aynı zamanda liderlik vasfı ve inisiyatif alma yeteneğine de sahip biri. ayrıca genç, sağlıklı, uzun boylu ve yakışıklı. bir diğer alfa sakat adam john locke ve kötü adam benjamin. zaten bunlar arasında da örtük ve açık sürekli bir mücadele vardır. ayrıntılara girmiyorum.

peki sigma erkek kim? bence adanın serserisi sawyer tam da tarif edildiği gibi sigma erkektir. mecbur olmadıkça liderlik etmez, inisiyatif almaz. profesyonel saygıdeğer bir meslek sahibi değildir, başkalarına faydalı olmak da, zorbalık ederek otorite kurmak da ilgi duyduğu şeyler değildir. diğer yandan boş adam da hiç değildir, mesela eline kitap geçerse okur, odun kırmak lazımsa kırar, bazen entelektüel muhabbetlere girdiği 'fareler ve insanlar'dan alıntılar yaptığı bile olur. ama kasmaz. piç erkektir, yakışıklıdır, kadınlar ona doğru çekilir ama onda gelecek görmez.

insanlar bugün doğal canlı olmalarından daha çok kültürel canlılardır. belki de medeniyet için sigma bireyler çok daha kullanışlıdır, kim bilir..

dilenciliğin, dolandırıcılığın evrimi. artık hangi isim insafınıza gelirse. yol, yöntem zaman değiştikçe değişiyor. öyle çoklar ki. bu şekilde elde edilen para nasıl tatlıysa. vallahi kızamıyorum da yapanlara. bi şekilde verenleri buluyorlar, kanuni bi yaptırımı yok. napsın adam çalışıp da. kendine yediriyorsan böyle dilenip ardından da nasıl çarptık kerizleri diyerek taşak geçmek güzeldir eminim. günde 12-14 saat ayakta ayda 2bin 2500 kazanıp da nolcak ki..

boş bulunarak para kaptıran, fazla yufka yürekli ve temiz olup da boş geçemeyenleri tenzih ediyorum ama lütfen dikkat. 50kuruş 1lira bile emek harcayarak kazanıyorsak bu asalaklara gitmemeli. apartman sahibi, iş makinası sahibi basit dilenciler. malum yapıda vakıf, dernek vs. milyon dolarlık akçeli işlere hiç girmiyorum. dikkat!

ayrıca;

(bkz: metroda trenin içinde gitar çalıp şarkı söyleyerek dilencilik)
(bkz: şehirlerarası terminalde türkiye turu yapıyorum destek olun lütfen diye otobüs otobüs yolculardan para toplamaya çalışan terbiyesizler)
(bkz: twich vb yerlerde çoluk çocuğun harçlığına göz diken internet dilencileri)

Eskiye dair safsata bitmez. 'Eskiden hastalık bilmezdik' de bunun başka versiyonudur mesela. Evet bilmiyordun çünkü tanı konamıyordu, o hastalık keşfedilmemiş, adlandırılmamıştı. Tedavi yolu yöntemi de bilinmiyordu. Ne olup bittiğini anlamadan ölüveriyordun. eskiler de ekseriyetle boşanmıyorlardı elbette. bu onların harika evlilikleri olduğu anlamını taşımaz. zaman değiştikçe, sosyolojik durum değiştikçe herşey değişir.

kadının yaptığı akıllıca tabii..

bilenlerimiz bilir. türküler sevdamızdır ve pek çok türkümüz arzu dolu şehvet doludur. ilk duyduğumda beni çok şaşırtan 'mendil verem mi?' adlı türkümüz bilinçaltı mesajları ile dolu olabilir ya da olmaya da bilir, bilemedim. ama son dizelerin çok ilginç olduğu kesin.

Elindeki mendile
Yudur sevdiğim yudur
Gönlüm kim severse
Dünya güzeli olur

Mendil verem mi
Mendil ayrılık derler
Kendim gelemmi
Takasına bak
Benden sana fayda yok
Başkasına bak
Mangal maşası
Sen almazsan almayıver
Alır başkası

Ak tavuğu kesmeli
Kanedinden asmalı
Şıngırdaklıo yarime
Gazeteye basmalı

Karanfilin beyazı
Etme bana bu nazı
Ak göğsünün üstünde
Kılsam sabaha namazı

Hesabı hep kendisine yıkıp sonunda da başkalarına varan gençlik aşklarından intikam alan koca yürekli adam.(bkz: swh)