lorem ipsum

ilk/orta okul yıllarımda her tatil zamanı yazlığa giderdik. yazlık da bol ağaçlı, bahçelerin ve yolların geniş olduğu çok büyük bir siteydi. o dönem karanlık korkumu henüz tam olarak yenememiştim. her zaman rahatsız olmuyordum ama bazen beklenmedik bir zamanda, örneğin gece evin içindeyken birden gelen korkuyla ışıkları aça aça bir yere gittiğim dahi oluyordu.

neyse, her zaman olduğu gibi bir akşam arkadaşlarla buluştuk. sohbet muhabbet şeklinde gezerken saat gece yarısı oldu. son arkadaşı da evine bırakınca tek başıma kaldım. eve dönmek için yürümeye koyuldum. ilk başta sıkıntı yoktu. sonra bir an geldi ve sitedeki herkes uykuya çekildiği için bütün balkonların karanlık, ışıkların sönük, her yerin sessiz olduğunu korkarak fark ettim. sanki korku filmlerindeki kasabalardan birinde olduğumu yeni idrak etmiştim veya birden öyle bir yere ışınlanı vermiştim. o farkındalık anına kadar durumu iyi idare etmiştim. ama ilk kırılma anıyla birlikte korkuma yenildim ve koşmaya başladım. eve dönene kadar da koşmayı bırakmadım. sanki bütün karanlık köşelerdeki hortlaklar falan beni kolluyordu da her birinden kaçarak ilerliyordum. düşünüyorum da, o zamanki kafa tam miyazaki filmlerindeki gibiymiş. (ya da miyazaki bizimki gibi)

işin komiği, ertesi gün komşulardan birinin "dün gece gördüm, çocuğun biri karanlıkta tek başına koşuyordu" demesiydi.

dervişin fikri neyse zikri de oymuş misali, başkasının cinselliğe olan ilgisini kendi cinsel yokluğu ve körlüğü üzerinden yorumlamak. neyse hayatın ve ilişkilerin gerçekleri bu ergen kafalıları öyle ya da böyle çarpıyor. o yüzden çok da şey etmemek lazım.

ikisinin de yeri gözardı edilemez tabii ama ben bugüne kadar ilgilendiğim konularda jung'a daha çok denk geldim. o yüzden jung'a biraz daha aşinayım.

canlı olarak gördüğün en büyük insan kalabalığı neydi?

düzenli olarak makineyle sıfıra vuran biri olarak dahil olduğum grup. kafam rahat. keyfim rahat. müşteri sırası beklemiyorum. berber ilgi alakasına ve değdirmesine maruz kalmıyorum.

zamanında hayatıma girmiş biri bunu, cinsellik yoluyla her türlü ahlaksızlığı deşmeyi sevdiği için seviyordu. tecavüz gibi bir fantezisi yoktu ama kendini sertliğe maruz kalır, aşağılanır, obje gibi kullanılır görmek istiyordu. onun için cinselliğin sağladığı şeylerden birisi de her türlü toplumsal ve bireysel tabunun dışına çıkmak, bir nevi yaramazlık yapıp sonra normal hayatına geri dönmekti. cinsellik yeri geldiğinde bir araçtı yani.

tanım: bu onu çekici yapıyor muydu, evet.

böyle bir şey varsa bu toplumun ve ailenin bireyini eğitememisinin ayıbıdır. kast etiğim şey ailenin veya toplumun çocuklara "bak evladım mastürbasyon şöyle yapılır" diye nokta nokta göstermesi değil. ama en azından sağlık, cinsellik, beden gibi konularda sürekli bilgili olması ve kendine zarar vermemesi gerektiğini ona aşılayabilir. bu şekilde çocuğu doğru bilgiye ulaşmaya teşvik edebilir. bu farkı anlatabilir. eksikliğini hissettirebilir.

ağırlıklı olarak 3, bazen 4, gürültü veya sivrisinek varsa 10.

hemen her şeyin abartılı ve erkek anlayışına dayalı olduğu ana akım yapımlar ile başlamamasını öneririm. amatör, erotik, daha sanatsal şeyler olabilir. vpn ile uğraşmamak için opera'yı kullanabilir. zevkine hitap edecek şeyi bulması açısından pornhub en iyisidir tabii.

bir de şurada değinmiştim: https://cinselsozluk.net/porno-site-tavsiyeleri__59732

hangi tanrı? deizm'deki mi, teizm'deki mi, agnostisizm'deki mi, monoteizm'deki mi? her birinde tanrının dünyayla ve insanla ilişkisi, beklentisi farklı. haliyle karışma şekli de farklı.

yokluğuyla birçok kişiyi üzmüş, buraları ıssızlığa terk etmişti. herkes haklı zira komikli videoları, genel paylaşımları ve yorumlarıyla burayı atlas gibi omuzlayan nadide kişilerden biridir kendisi.

bir daha gitmesin. gerekirse nohutunu bile pişirir göndeririz.

olası bir hayalet avcıları parodisine güzel altyapı oluşturabilecek cinsel istek türü(ymüş, ben de yeni öğrendim).

reddit'de bir kullanıcının başlattığı böyle bir akım var: (bkz: no fap)

https://www.reddit.com/r/NoFap/

bu akımı savunanlar, kişinin kendini her türlü mastürbasyondan, cinsel fanteziden, pornografiden soyutlamasının zihin berraklığı ve öz güven getirdiğine inanıyor. bazı bilimsel araştırmalar da bunu destekliyor zaten. her şeyde olduğu gibi bunlarda da aşırıya kaçmanın yarardan çok zararı olduğu vurgulanıyor.

benim şahsi görüşüm, yukarıda olan şeylerin aşırıya kaçmasının yanlış olduğu kadar hiç olmamasının da aşırı bir davranış olduğu yönünde. başka araştırmalar da kimi insanlarda bilincin bastırılmışlığını ve o ihtiyacın şiddete dönüşmesini bu tarz şeylerin dindirdiğini söylüyor. ne olursa olsun olay kişinin kendisinde, eğitiminde, kendini ne kadar ıslah ettiğinde bitiyor.

"mini etek giymeyi seviyorum" olabilir, "oh be püfür püfür esiyor dünya varmış" olabilir, hadi en kötü "kendimi böyle rahat hissediyorum" olabilir. sanki mini etekle istiklal caddesine veya barlar sokağına giren bir kadın çıkana kadar zilyon erkekle bakışıyor, flörtleşiyor, yiyişiyor, geceyi başkasının evinde geçiriyor..

büyük resmi görmek için : https://mrporndude.com

son dönemlerde girdiğim, vpn istemeyen, görüntüsü kaliteli ve oldukça akıcı site: porntrex

'de kısa kısa gif'ler ve video'lar mevcut: https://www.reddit.com/r/porninaminute/
https://www.reddit.com/r/porn_gifs/
https://www.reddit.com/r/porn/

kategori zenginliği ve amatör açısından pornhub'ın yeri sarsılmaz tabii.

bu insanlık falan değil. en 'ilkel' diye yaftalanacak toplumlar bile yapmaz bunu. resmen ruhun çürümesi bu, başka bir şey olamaz.

doğal saç rengiyle, teniyle ve gamzeleriyle sanki özel olarak tasarılmış abd'li model.

kendisine ayrılmış özel bir reddit sayfası bile mevcut : https://www.reddit.com/r/leannadecker/

eğer ilişki ticaret olarak görülüyorsa gayet normal. zira ticarette de kazık atmak, kaçmak, borcu üstüne yıkmak her daim olan şeyler.

reelde 30'lar, ruhta 40'lar, hissiyatta ve tez canlılıkta 20'ler.

yüzüstü bırakılmış kadındır. bu kadar basit aslında.