tarlayı satıp pavyonda yemek

böyle bir gerçeklik var bu ülkede, anadolu'da çocuk yaşta evlendirilmiş, hayatında ortam görmemiş erkekler, pavyon'da aşırı ilgi alakali servis,hizmet ile beraber boylu poslu, seksi giyinmiş, ağzı laf yapan güzel kadınları görünce kendisini cennette zannediyor.
bu sanal gerçeklikle beraber sırf favori kadınlarıyla 30 dakika konuşabilmek için her gün gidip günde minimum 1000 TL hesap ödeyenler var. bazıları işi abartıp, kadınlar uğruna 5000 TL falan verip şampanya bile patlatabiliyor.

ankara maltepe ve çankırı caddesi pavyonları, nice arsa sahiplerini, sayısal loto zenginlerini, 3-5 ay içerisinde paket edip geldikleri yere geri göndermiştir.

Üst entrymde bahsettiğim kitabı iki günde, maksimum 5 saat vererek bitirdim.

Kitap hakkındaki görüşlerimi blogumda yazmaya karar verdim dolayısıyla öncelikle sorry:)

Sonra ise şu pavyon kültürüne değinmenin yerinde olacağını düşündüm. Eminim ki yazarlar arasında bu tecrübeyi yaşamış olanlar vardır. Bana garip gelen pavyon ve genelev farkı. Genelevlerde bir ticaret söz konusu. Erkek belirli bir meblağ ödeyerek istediği cinsel birleşmeyi yaşıyor. Fakat pavyonlar öyle değil. Bir cinsel birleşme söz konusu değil. Buna rağmen erkek para “ezmeye” devam ediyor.

Kitapta bu ayrıntılı olarak pavyon tipolojileri ile anlatılıyor. Sebep olarak ise pavyonların cinselliği değil erotizmi tetiklediğini ve para harcamaya gelen erkeğin zaten cinsel birleşme olmayacağını bildiğini, rekabet duygusuyla birlikte masasına bir kadını oturtmayı ikna edebilecek maddi ve şekli güce sahip olduğunu belirtmek için geldiğine bağlıyor.

Bahsettiğim gibi herhangi bir pavyon deneyimi olan erkek ya da kadın yazarların tecrübelerini dinlemek isterim. Mesajlar kutum açık, bana ulaşabilirsiniz.

Küçük bir düzeltme yapayım.
bu tarlayı satıp pavyonda yemek olayını başlatan çukurova'nın ağalarıdır,60ların 70 lerin pamuk çiftçileridir. ve olay pavyonda diğer eziklerle para yemek değil, bildiğin pavyonu kapatmaktır.

Ankara çevresi toprak sahiplerinin bir dönem parayı harcayacak yer bulamamalarıyla beraber pavyon kültürünün doğmasıyla yaşanan durumdur.

Baş bas paraları Leyla'ya sözünün anlam bulduğu konu budur, Fidayda da Ankaralim Fidayda 500 altın yedirdim bir ayda diyor, 500 altın, tarla ne ki

bu konuyu işleyen bir kitap; hovardalık alemi, taşrada eğlence ve erkeklik- osman özarslan.

https://www.iletisim.com.tr/kitap/hovarda-alemi/9266#.XaOKwEYzZPY

Şehirde büyümenin dezavantajları. Olmadı ki şöyle bir tarlamiz Satıp pavyona gidelim.

bunun bir de konfeksiyon açıp batıran modeli var

(bkz: sarı tutku)

Haydan geldirip huya vurdurmaktır.