Eskiden toplumun eğitimli ve zengin tabakasında Resmi nikahı olmadığı halde bir adama finansal güvence karşılığında eş rolü yapan kadına metres denirdi. Bu kadınların özelliği güzel, eğitimsiz, genç olup orta veya alt tabakadan gelmeleriydi. Çocukları nadiren olurdu.
Günümüzde evliliğin toplumun genelinde uğradığı prestij kaybından sonra metres tanımlaması seviyeli birliktelik, düzeyli ilişki veya partner gibi ortaya karışık anlamı sulandırılmış ifadelere bürünmüştür.
Kuma ise Köy veya şehirlerdeki köy kökenli alt gelir grubundaki insanlarda görülür. İlk eşin izin vermesi durumunda daha genç, doğurgan ve sağlıklı bir kadının dini nikahla aynı evde oturmasıdır. Zengin köylünün yeni heves arayışı gibi nedenler kadar ilk eşin çocuk doğuramaması, hasta olup çocuklara bakamaması veya tarlada çalışamaması gibi sebeplerden de bu dini nikah gerçekleşebilir. Bazen erkek kardeşlerden biri ölünce ortada kalan karısını ve çocukları da aynı çatı altında tutabilmek için dini nikah kıyılır.
Şehirlerdeki dini nikahlı ikinci eş hangi tanımlamaya uyar bilemiyorum. Çocuk doğurduğuna göre ilki değil, ilk eşin habersiz olması ve aynı evde oturmamalarına bakarsak ikinci de değil.
Ama erkekler her duruma olduğu gibi buna da bir kılıf uydurmuştur kesin.
kuma
Eşimi ve kumasını aynı yatağa sokamıyorsam varlığı manasız olan müessesedir
poligami 101. türkiye'deki yasalara göre bir kişiyle resmen evlenebilme olanağı olduğundan varsa diğer eşlere kuma deniyor. metresten farkı sanırım bir şekilde evlilik kapsamında olması. kelime yapı ve fonetik itibarıyla türk diline islam'dan önce giren bir kelime olduğunu çağrıştırıyor. bu olgunun daha çok yerel örflerden kaynaklanan bir geçmişi olduğunu düşünüyorum. islam'daki dört eş kavramında eşler arasında bir hiyerarşi yok ama türkiye'deki şehir örfünden dolayı ikinci kadının sosyal hayattaki konumu otomatikman kuma oluyor. istanbul'da başakşehir için bu işin merkezi deniyor. akp kurmaylarının, ileri gelenlerinin yoğun şekilde burada ikincil evleri olduğu söyleniyor. he sorsan dört eş caiz derler, ama asıl eşinin rızası ve haberi var mı bu işten?
(bkz: garsoniyer)
(bkz: garsoniyer)
ikinci karınız ve varsa devamındakiler. gözlenebilenden çok daha yaygın olduğu düşünülmektedir. bu gibi şeyler bazen sinirimi bozabiliyor ama kraldan çok kralcılık yapmak da hiç mi hiç hoşuma gitmiyor. o yüzden her kesimden ve her yaştan hanımlar eğer bu konuda gerçekten rahatsız iseler çare için bir araya gelmeli ve slogan değil çözüm üretmeye çalışmalılar. ha alan razı satan razı ise vallahi sonsuz saygı duyarım, ne mutlu helal olsun ne erkek adamlar var derim. hanımlar da mutlu ise ne ala kendi bilecekleri iş. bu gibi şeyler insanlık tarihi kadar eski ve ortadan kaldırılamazlar sadece minimize edilebilirler. mücadele edilmeli mi, minimize edilmeye çalışılmalı mı? tartışılır. pekçok durumda özellikle küçük yaşlarda ve maddi olarak dezavantajlı olan kadın açısından hür irade son derece tartışmalı hale geldiği için bence mücadele edilmeli. ha maddi olarak güçlü bir erkeğin olanaklarından yararlanıp ikinci, üçüncü olarak hayatına devam etmekten mutlu olacak büyük fakirlikten kopup gelmemiş minimum 90 ıq ve 25 yaş üstü kadın kişiler için tercih hakkıdır bana kalırsa.
dipnot: günümüz şartlarında minumum 24-25 yaşına varmadan gerçekten sağlıklı ve soğukkanlı düşünme yetisi kazanabildiğimizi düşünmüyorum. sosyal sınıf, etnik köken cart curt farketmeksizin türkiye özelinde. istisnalar kaideyi bozmaz. kadınların farklı tezleri olabilir. saygılar.
dipnot: günümüz şartlarında minumum 24-25 yaşına varmadan gerçekten sağlıklı ve soğukkanlı düşünme yetisi kazanabildiğimizi düşünmüyorum. sosyal sınıf, etnik köken cart curt farketmeksizin türkiye özelinde. istisnalar kaideyi bozmaz. kadınların farklı tezleri olabilir. saygılar.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?