açılın, bu başlığın bahtsız bedevisi benim. yıllarca yatakta kedi dinledim arkadaş. bir insanın her 5 sevgilisinden 4'ünün, yetmedi partnerlarının da mı çoğunun kedisi olur? arkadaş içeride sevişiyorsun kapının önünde sahibini kıskanan bir erkek kedi. intikam amaçlı ayakkabı bağcıklarımı parçalayanına bile denk geldim. bu sebeple bir hatunda aradığım en büyük iki özellik; 1- laiklik 2- kedisinin olmaması. neymiş efendim hatun gothic'miş, paganmış, şamanmış, kedinin doğa üstü güçleri varmış. o hayvan gücünü bir tek bana mı kullanmak zorunda arkadaş? ömrümü yediniz, ömrümü... sonuç: yatakta kedi dinlemeyen erkek mutludur efendim.
Bence türünden çok ritminin uyumlu olması gerekir. Pussy cat dolls dinleyip danseden bir kadın roman havasında dans etmeyi seven bir erkekle gider. Aynı şekilde arabesk dinleyen bir adam slow müzik dinleyen bir kızla aynı duygusallıkta olabilir. Günlük hayatta farklı çevrelerden gelseler de bence yatakta aynı ritmde olmak önemlidir.
Yatağa giden yolda zevklerin ve kafanın uyuşması var. Dolayısıyla az çok aynı tür müziği dinleyen insanların uyumu daha kolay yakalayabileceğini düşünüyorum. Müzik, karakterle ve performansla bir korelasyon göstermeyebilir. Bu, sadece yakın hissedebilmemi sağlayan etkenlerden biri. Bu nedenle müzik türüne göre bir ayrım yapamayacağım, zira günlük yaşantısında güncel pop, rap, arabesk vb bana uzak müzikleri dinleyen biriyle sanırım yolum kesişmedi.
heavy metal, 80'ler hard rock ve glam rock, country ve 50'ler 60'larda ki caz müziğinin sapığı olarak galiba benden çok çeşitlisi yok. hatta sen ona 1920'lerin ve 1930'ların italyan amerikan diye tabir edilen salon müziklerini de ekle.
Caz dinleyen insan naifdir,yumuşaktır romantiktir sıkıcı olabilir,türkü dinleyen (bkz: anadolu seksi), türk sanat müziği dinleyen melankoliktir unutamadığı falan sevgilisi vardir direkt kaçin, rap dinleyen kafa bulanık olduğundan ne siz ne o noldugunu anlamaz,metalciler birayı çok kaçırdığından o akşam seksi unutun.Ben türkce pop yabancı pop veya club musik diyorum.