eski sevgiliyi kıskandırmak için evlenmek

Sigmund Freud
anadolu'da yaygın görülen bir davranıştır. gönlünün olduğu eski sevgilin kıskansın, çatlasın, patlasın diye birini bulup evlenirler.
veterankedi
Red pill kafasında gitmeden önce az biraz objektif olup elimizi vicdanımıza koyalım.
Bir insan ömrünün geri kalanını -büyük bi tabir oldu diyorsanız, 'bir kısmını da diyebilirsiniz'- birilerini kıskandırmak için heba etmez.Ama bu tabiki evliliğin yanında bonustur, egosu yüksek bir kadın bunu sonuna kadar kullanacaktır.Çoraplarını kapının önüne koydu diye kırsal kesim agzi yuksek tonda kocasiyla hic kavga etmiyormuş ya da erken boşalma sorunundan dolayı geceleri boktan geçmiyormuş gibi sosyal medyada neşe pınarı pozları, kocişim ve ben tavırlarında fotograflar paylaşacaktır.kadın erkek diye ayirmak çok doğru değil her iki türden de bu tarz örnekler gorebiliriz ama bana ister faşist deyin isterseniz kadın düşmanı, kadınlarda bunu daha sık görmemiz olası.
Sizin takıldıgınız noktayı tahmin edebiliyorum aslında.o kadar anı o kadar hatira verilmiş büyük sözler, yaşanmış bi yığın özel an, nasıl olurda sizden bu kadar nefret eder, ya da bunlar nasıl silinir giderde size bir yabancı gibi davranır.en azından sıcak bi dostane gulümsemeyle karsilastiginizda yasanmisliklara saygiyla sizinle sohbet etmesi gerekmez mi?
Bunu yapamayan erkek ya da kadın, insan olmayı tam kavrayamamış demektir.
big92
Lütfen bu evlilik bir de çocukla taçlandırılsın ki ileride suratına tükürülecek ebeveynler listesine en üst sıralardan girilsin. Yapmayın romalılar, dostlar. Kendinizi sevin ve geçmişi serbest bırakın lütfen amk. Direkt bağlantılı olmasa da başlık aklıma bu kısa belgeseli getirdi; bir nostaljide yaşayan dünyadaşlarıma selam olsun: https://youtu.be/sMTWOuSP-No
venus
Bu konu hakkında yazabilirim, yazacağım, yazmalıyım.
Çünkü başıma gelmesi an meselesi.
Belirtmeliyim ki artık bu durumu kabullendim sayılır, sayılır diyorum, çünkü eski sevgilimin benden sonra şansını denediği kişi de onun bir önceki sevgilisi.
Bu ne biçim düzen deseniz de nafile çünkü işleri biraz daha karıştıracağım, sevgilisinden bana aşık olduğu için ayrılmıştı, daha doğrusu öyle söylemişti bana, ona, bizlere.
1 yıllık bir ilişkinin ardından yolları ayırmak istedi, seviyorum ama bitmeli diye de ekledi, çok zor atlattı o günleri ama sebeplerini söyleyemeyeceğim şekilde zor günlerdeydik ve ayrılmak istemekte haklıydı, severek ayrıldık salya sümük.
İş güç sebebiyle ayrıldıktan sonra haftalarca yüz yüze baktık, işler iyice zorlaştı çok da kolaymış gibi. Defalarca olmayacağını bilerek, bir kadın olarak dönmesini istedim, her seferinde itildim ve biraz daha kırıldım. O ise en özlediği anlarda ara ara döndü, ben karşı koyamayacak kadar savunmasız olduğum için bırakınız itmeyi aptal gülümsememi bile saklayamadım. Yeniden işler yoluna girdi derken o tekrar duvarlarının arkasına çekilerek ayrılan adamı oynadı. Sonra çok özlediğini, hayatının boka sardığını, bütünüyle dibi gördüğünü, hayata devam etmek için bir umudunun kalmadığını belirtti. Bu böyle sürerse intihar edeceğini belirtecek kadar delirmesiyle ben uzaklaşabildiğim kadar uzaklaştım ve atlatması için bir daha karşısına çıkmamayı, aramamayı, arasa bile açmamayı tercih ettim.
Şimdi nişanlı ,benden önceki sevgilisine döndü, üstelik biz ayrıldıktan aylar sonra her ikisi de hafızasını sildirmiş gibi büyük bir yüzsüzlükle aşık pozları verdiler. Sebebini sordum, sormamalıydım, ama sordum çünkü aradan bir yıl geçmişti ve ben hala hayatını boktan çıkarmaya çalışan asıl taraftım, yalnızdım ve bir kadın olarak aldatılmış olduğum üzerine binbir senaryom vardı, kurup kurup çözüyordum. Beni ancak başka bir kadına gitme ihtimali kesinleşirse bırakabilecek kadar garantici ve bakıma muhtaç bir adamdı çünkü. Verdiği cevap daha acınası= Hayatıma devam edebilmek, seni unutabilmek istedim, seni düşünerek yaşamanın sonu yoktu.
Sahiden sevmediği bir kadının ona aşık olduğunu biliyor ve bu sevginin ikisine de yeteceğini, onu düzlüğe çıkaracağını düşünüyordu. Bunları konuştuktan sonra benimle iki bira içmeyi teklif edecek ve ağlayacak kadar da aynı yerdeydi aslında, beni bıraktığı gün durduğu o lanet yerde... o gün bira da içtik bu arada, sohbet ettik, savunmasızlığım bir yana, kendisine ve başkasına bunu yapmaması için etkili olur diye düşünmüştüm, öyle olmadı, bu olanların üzerinden 1 yıl geçiyor, hala nişanlılar. Fotoğraflar paylaşılıyor, hikayeler atılıyor, tatillere gidiliyor...
Mutlu olsunlar çok isterim, mutlu olsunlar, mutlu gibi yapmasınlar, yemiyoruz.
Bir erkeğin sevişirken size ait olup olmadığını anlayamıyorsanız evlenmeyin.
Gidip dönen erkek yine gider bilin.
Başkasına aitseniz yenisini bulup başkasını üzmeyin, kullanmayın.
Bu hikaye ibretliktir, acınasıdır ama öğreticidir, almanız gerekeni alın arkadaşlar, sağlıkla, huzurla kalın

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol