eski öğrenci evimiz üç kişilikti. iki kız ve ben. üçümüzde tıpçıydık. hal böyle olunca evde iskeletler, ameliyat malzemeleri gırla doluydu. dışarıdan gelseniz evde organ mafyası barınıyor zannederdiniz. neyse sonra okulu bitirdik, bütün eşylarımızı topladık yarısını genç öğrencilere dağıttık falan. neyse evi defalarca dolaştık bir şey unuttuk mu diye, bom boş görünüyor. anahtarı teslim ettim çıktık evden. evi bir ay sonra başka bir aileye satmışlar. evin yeni sahipleri evi boyarken tavan arasına bir bakmışlar insan iskeletleri, korkuyorlar polisi arıyorlar polis geliyor örnek alıyor. evin eski sahipleri bulunuyor. onlar da bu evde tıp öğrencileri barınıyor diyorlar adresler bulunuyor. sabah üçümüzün kapısında polis. beyefendi karakola ifade geleceksiniz diye. meğer mahalle ayağa kalkmış, öğrenciler cinayet işliyor diye. ne sadist ne satanist ne organ mafyalığımız kalmış.
gittik, adam örneği gösteriyor. yahu bunu hastaneden aldık kimseyi öldürdüğümüz yok, yok biz adli tıpa göndereceğiz diyorlar. tamam gönderin diyorum. bu arada televizyonlar geliyor, gazetelere falan çıkmışız. fotoğraf ve isim yok allahtan. dayının biriyle röportaj yapmışlar, dayı benim zaten gözüm tutmamıştı bunları ne o öyle kızlı erkekli kalıyorlar bunların birşeyler yaptıkları belliydi zaten diyo. mahalleli teyzeler kameralara gece yatamıyoruz, korkuyoruz diyorlar. evin sahipleri bu evde cinayet işlendi zannedildiği için evde oturmama kararı almış. :)
şimdi buraya, o haberleri ekleyip o kızları da rencide etmek istemiyorum.. olay adli tıptan gelen rapor sonucunda aydınlanana kadar, ecel terleri döktürmüştü bize... o gün bu gündür, daha hastaneden çöp alıp eve getirmem.
Tam Yeşilçam filmi olabilecek konuymuş be doktur :d
tavan arasına insan kemiği koyan da ne bileyim birazcık şeydir.