insanlar burç sohbetinde sadece "yani dünyada 12 karakter mi var? ne saçma" şeklinde basmakalıp bir düşünceye yanaşırlar. bu hem saygı duyduğumuz, hem de adorno, horkheimer ve şahsımın din olmaya çalışmakla suçladığımız modern bilimin safsatasıdır.
şimdi kişinin zodyak simgesi, sadece doğduğu güne bağlı olarak karakter belirlemesi yapmaz. bu sadece genel hatları verir. koç burcu insanları kavgacı, balık burcu insanlari duygusal, aslan burcu insanları yüksek ego sahibi, akrep burcu insanları sevişken, terazi burcu insanları sakin vs. şeklinde saptamalar bundan kaynaklanır. oysa işin bir de yükselen burç olayı vardır. yükselen burç bizim hayata karşı bakış açımızdır kaba özetle. burada da bitmiyor. ay burcu dediğimiz, karakterimizde olan fakat baskılamaya çalıştığımız özelliklerimiz de var. yine bununla bitmiyor, alçalan burç var, doğum haritasındaki evlerdr bulunan burç ve gezegenlerin kişiliğimize kattıkları var. gezegenlerin birbirleriyle olan açıları var. doğulan günün burcun kaçıncı dekanında yer aldığının önemi var. yani ilk anlamda ele alsak buradan sınırsız sayıda karakter kombinasyonu çıkar.
insanların burçları safsata olarak görmesinin nedeni popüler astrolojidir. bu astrologlar da her yaz öncesi, herkesin yola çıkacağını söyler, her yılbaşı öncesi maddi gelirde artış olacağını söyler.
burç dediğimiz şey, kadim uygarlıklardan bu yana gelmiş, önemli bir müessesedir. şahsi olarak hayatımda pr'cıların bir mülakat öncesi "hit" dediği şeyi insanların burçları üstünden yapmaya çalışıyorum ve bu konuda nasıl başarılar elde ettiğimi keşke burada uzun uzun anlatabilsem.
üstelik bütün genellemelere aykırı olarak, erkek ve heteroseksüelim.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?