göçmen ailelere ve göçmen çocuklara üzülmemek

odipus
Dünyada olup biten herşeye üzülmek, sevinmek, onaylamak ya da reddetmek üzere evrimleşmedik. Sosyal medya ve hatta konvansiyonel medya öncesi ailemiz olan 5-10 kişi köyümüz/klanımız olan 100kişi falan içinde yaşayıp gidiyor, dalgamıza bakıyorduk. Padişahtan, kraldan, emirden, vali paşadan falan haberimiz vardı belki ama onlar bile bizim için insanüstü acayip kimselerdi. Değerleri de kendinden menkul. Sana benzemeyeni görürsen şaşırman, irkilmen, bir miktar korkman ve hatta ona düşmanca davranman anlaşılabilirdi. Bugün de anlaşılabilir.

Şu farkla ki; bugün azıcık zahmet edersen dünya hakkında üstünkörü bi bakışla bi dünya bilgin, haberdarlığın oluyor. Emin ol extrem örnekler haricinde kimse dilini izini bilmediği ülkelere çoluk çocuk yalın ayak başı kabak göç yollarına düşmez. Bu çok da yerinde bir ifade ile 'umuda yolculuk'tur. Bazı şeyler ayıptır. Öyle hissetsen bile bunu ifade etmek zorunda değilsin. Acımıyorsun, emin ol pek çok kimse de acımıyor. Zaten dediğim gibi her şeye tepki verip acısak, üzülsek ya da sevinsek gündelik yaşam akmaz, hayat kitlenir. Kanıksadık bu dünyanın bi gerçeği daha çok mülteci bebek, çocuk görülecek. Yine de sağduyu ve insanca yaklaşım esas olmalı. Her aklına geleni ifade etmek gerekmez. Hele bunu yaparken param da var olgun bir erkegim altyazısı hiç gerekmez. Muhatabına bunları ifade etmenin çok daha şık yolları vardır. Otosansür bazen iyidir.
bu başlıktaki tüm girileri gör

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol