Pascal Noumanin star oldugu yillar yani Besiktasda aktif oynarkenTaksim talimhanenin arka sokaklarinda gece 3 de karsilastik sokakta kimse yok ben ve bi arkadasim var ben naber Pascal falan diye laf attim,yarim sohbet ettik napion ne ediyon falan diye ,Pascalin kafa iyi habire sen napion sen napion diye soruyo sonra 40 yillik arkadasi gibi sarildi bana sarki falan soyledik yuruduk ,taksiyle evine yolladik..o saatte ne isi var anlamadim ben ona soruyom o bana soruyo..Ben GSliyim ama bi Besiktasli o zamanlar bu anı yasamis olmak isterdi..O gun ben olmasaydim belki dusup kafayi gozu falan yarardi..o gunden sonra attigi golleri bana borclu Besiktaslilar.
ünlü biriyle yaşanılan garip anlar
Kuruçeşmede kafamı toplamak için sık sık gittiğim cemil topuzlu parkına, seneler önce baharın gelişiyle her zamanki gibi gidip, boğazın dibinde çimlere uzanıp, banka oturup kafa dinlemek istemiştim. tabi gittiğimde şok olmuştum. yürüme yoluyla park arasına tel örgü örülmüş. boğaza karşı oturacağımız banklar tel ölgünün dışında kalmış, ne bankların oraya geçebiliyorsunuz ne de çimle uzandığınızda keyif alabiliyorsunuz resmen hapishane gibi. 15-16 yaşından beri dertlerimden arındığım, uzanıp müzik dinlediğim sevdiğin 1-2 kişi ile ya da yalnız başıma alkol aldığım, her zaman sessiz olan, en keyifli zaman geçirme mekanımın içine edilmişti. nasıl sinirlendiğimi yanımdaki arkadaşımın sonradan anlatması ile idrak etmiştim. o sinirle tel örgüye yapışmış 3 metre önümde boğazın sularına bakarken ana avrat sövüyordum kısık sesle. bi an max. 5 metre sağımda tel örgünün diğer tarafında telefonuyla konuşan birini gördüm... arkadaşımla aramda 10-15 metre var. o hışımla arkadaşıma dönüp elimle de adamı göstererek; bu amına koduğumunun amcık orospu çocuğu nasıl girmiş lan buraya diye bağırırken adama doğru bakmamla, kaşlarını çatmış esmer, uzun beyaz ve kıvırcık saçlı, ünlü mafyatik biri ile göz göze geldim. tabi o an arkadaşımın kahkahaları yankılanıyordu.
Yıldız tilbeyi pazarda görüp poşetlerini taşımıştım.
İbrahim tatlıses ile ilgili burda anlatamayacağım kötü bir şey yaşamıştım. Gerçekten bu kötüydü. Hatta farklı zamanlarda iki kere. Uzak durulmalı.
Sertab erener çok tatlı bir kadın ama. Mütevazi ve içten.
İbrahim tatlıses ile ilgili burda anlatamayacağım kötü bir şey yaşamıştım. Gerçekten bu kötüydü. Hatta farklı zamanlarda iki kere. Uzak durulmalı.
Sertab erener çok tatlı bir kadın ama. Mütevazi ve içten.
Üniversitenin ilk yıllarında Kıbrısa gitmiştim, bir-iki hafta kaldıktan sonra Ercan havalimanına doğru gidiyoruz. Tabi ben kapıda uçağa binmeden son sigaramı içiyorum arkadaşlar ise önden valizleri teslim etmeye gittiler. İşte o sırada beyaz takım elbiseli bir adam geliyor bana doğru. Boy 1.90 dan fazla. Kenan İmirzalıoğlu olduğuna yemin edebilirim o an ama gözlük şapka kamufle ediyor biraz. Ben adama dik dik bakarken o mu değil mi diye, yanıma kadar geldi elini omuzuma koyup seni birine benzettim deyip içeri girdi. Adam yüzyılın trollüğünü yaptı bana. O an sesinden anladım kim olduğunu ama sorduğu soru yüzünden kaldım öylece orada. bu Kenan beni kime benzetti aq diye
Çok daha gençken Ünlü bir yazarla havaalanında bavul beklerken karşılaştık. Tüm romanlarını okuduğumu söyledim. O da bana geçen ay uzakdoğuya gittiğini ve bazı şeyler için yaşlandığını söyledi. Sonra da kızları güzel ama dedi. Bir daha sevdiğim bir yazarla tanışmayı düşünmüyorum.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?