Öncelikle muhafazakar kesimden bahsedelim. Aile baskısı ve çevre baskısı üst düzeydedir. Giyeceğin kıyafetten iç çamaşırına, saçından oturuşuna kadar her şeyin baskı altındadır. Ailenin onayladığı bir adamla evlenmek bir ömrü geçirmek zorundasındır. Boşanmak gibi bir şansın yoktur. Ayakları üzerinde duramayan bir kadın olduğu için seçeneğin yoktur. Arkanda her şekilde duracak bir aile zaten hiç olmamıştır. Özgürlük kavramı kısacası hiç olmamıştır. Halbuki o aileyi o yaşamı o kadın tercih etmemiştir. Gel gelelim ayakları üzerinde durabilen kadınlarımıza. İstediğini giyer kaşar olur. Erkek arkadaşıyla özgürce yaşam sürer dışarıdan yine kaşar derler. Neden? E yatıp kalkıyor. Kız kıza eğlenmeye gider. Etrafı çakallar sarar. Vermez, istemez yine kaşar olur. İşe girer çabalar ama nerede olursa olsun sonradan gelen ve daha az emek sarf eden bir erkekten az maaş alır. Üst düzey yönetici olma imkanı imkansız olmasa da zordur. Çünkü toplumumuzda erkek daha fazla söz geçirir konumundadır. Gününü yaşar ama her zaman tehlike altındadır. Taciz edilme veya tecavüze uğrama ihtimaline karşı her zaman temkinli olmalıdır. Sever değer görmez, sevmez itilip kakılır.
https://bianet.org/system/uploads/1/files/attachments/000/002/529/original/toplumsal-cinsiyet-ve-kadin-algisi-arastirmasi-2019-sonuclari.pdf?1551872049
Hangi boş beyinli eksiledi acaba? Bide altına aksi iddianız varsa yazın da derdinizi çözelim..
Bende aynı yorumu yapmak ıcin geldim dolares sen benden evvel yapmişsin . Bunu eksiley beyinsiz kim yazacaktım bende