ülkece boşanmayı bilmememiz

optimal
Bunu bilmeyen insanlardan biri benim. Bildiğim kadarıyla üç kez aldatıldım, iki kez de evi terk etti. Yine de onsuz nasıl yaşanır bilmiyorum. Çocuk yapınca daha da koptu ipler. Ben yine de her gün iyi ki ondan çocuğum var, diyorum. Ps.kolojim bozuk biliyorum.
2
fridakahlo fridakahlo
Üremeyin lütfen . Sizin doğurdukşarınız sağlıklı çocuklar olmuyor. Suç potansiyeli yüksek olan kişiler daha çok bu ailelerden çıkıyor. Genlerde ne yazık ki aktarılıyor. O yüzden çarpık ilişkinizi yürütün ama çoğalmayın.
optimal optimal
Benim amacım ruh hastası bir çocuk dünyaya getirmek belki :)
okuryazar
Ülkece ne kadar boktan olsa da mevcuta saplanıp kalma ve götümüzü daha ileriye taşımaktan korkma sendromumuz var. Boşanma ne ki
venus
Ülkece boşanmayı bilmiyoruz. Çünkü evlenmek aslında bir ilişkinin son basamağı, her yönüyle oldurduğunuz bir ilişkinin son atılacak adımı, emin olmak zorunluluğunuz var, güvenmeli, sorumluluğu göze almalı ve çıkacak engelleri aşabilecek kadar sevgi dolu, sabırlı olmalısınız.
Gelin birlikte Türkiye penceresinden evliliklere bakalım...
Türkiye'de evlilik bir kurtuluş, bir acil eylem planı.
Aldatan erkeğe kurulan son tuzak, ya evlenir bana kendini ispatlarsın ya da her şey biter tuzağı.
Ya birlikte yaşamak için toplumun ağzına sürülen bir parmak bal hatta bazen beklenmedik bir süprizle alınan bebek haberinin kaçınılmaz sonucu.
Zaman zaman uzun süreli birlikteliklere katılan heyecan ve bir kültürel dayatma olarak akıllara yer etmiş 'bu iş çok uzadı' mantığı
Bazı aile yapılarında kaçınılmaz aşama olarak tanışma, kısa süreli flört ve evlenip barklanma mecburiyeti
Yaşı geçen bireyler ve özellikle biyolojik saati işleyen kadınlar...
Evlenmek için kabul edilebilir hiçbir neden saymadım şuana kadar ama bilimsel olmamakla birlikte bu saydığım sebepler haricinde yapılan çok az evliliğe şahidim belki de ben hiç denk gelmedim bilemiyorum.
Bu sebeplerle başlayan evliliklerden hayır gelecek mi diye sormuyorum bile.
Karşınızdaki insanla koşullar öyle gerektirdiği için evlendiğinizi ve belki de o insanı tamamen tanımadığınızı, ona tamamen güvenmediğinizi, ömür boyu katlanıp katlanamayacağınızı imzayı atana kadar hiç düşünmediğinizi hesaba katalım, sonuç kaçınılmaz olacak, boşanma!!
Hele bir de ortada çocuk varsa, aynı arkadaş çevrelerine sahipseniz, aileler zaten evliliğinizi bir türlü içine sindirememişse geçinemediğiniz için boşanmanız normalliğini kaybedecek, çığ gibi büyüyecek, her iki tarafı da bin bir kişi bin bir tarafa çekiştirecek, siz sünecek, kopacak dağılacaksınız.
Hele ki aldatma, şiddet, maddi yetersizlik, sağlık problemleri gibi extra durumlar varsa boşanma sebepleri arasında tebrikler beyaz gömleği ters giydiniz demektir.
Önce karşı tarafı suçlamalar başlayacak, etraftan gelen doldurmalar da eklenince özlediğinizi kendinize bile itiraf edemeyeceksiniz, gizli gizli ağlama krizleri başlayacak.
Sonra onu affedip kendinizi suçlayacaksınız, söylediği her söz, her kavganız aklınıza gelecek ve kendinizi en acımasız halinizle yargılayacaksınız.
İçip içip aramalar, ayrıntıları konuşmak için yapılan buluşmalarda düşmeyen tansiyonlar, velayet, mal paylaşımı, evlerin ayrılması, durumu etrafa açıklamak içinden çıkılmaz bir hal alacak.
Bunu sağlam psikoloji bile kaldırmaz ama siz o sırada zaten dibi görmüş birisi olarak tüm bunların ağırlığıyla üst üste hatalar yapacaksınız, gelgitler olacak, hatta belki vazgeçip evli kalsak tüm bunlarla uğraşmaktan daha mı iyi olur diyeceksiniz fakat ok yaydan çıktı bir kere
Haliyle işler çirkinleşecek, boşanmak zorlaşacak, evlenip boşanmış bir kadın/erkek olmak size koyacak, bunu düşünmeden tek bir anınız geçmeyecek, yolun sonunda hissedeceksiniz.
Kısaca;
Boşanmayı bilmiyoruz sebebi ise evlenmeyi bilmiyor oluşumuz.
Güzel sebeplerle başlayıp kaliteli süren evliliklerin medenice bittiğini gördüğümüz duruşmalar da oldu, belki de rol yapıyorlardı ama dışarıdan gayet güzel gözüküyordu.
Arkada gözü yaşlı seven bir adam, gözleri dolu bir evlat, yıkılmış bir anne, paylaşılmamış mallar, dağılmış aile konutu kalmadan da olması mümkün elbette. Fakat bu şartlar altında değil.
Dolayısıyla boşanmış tarafların üstüne gidilmemesi, neden boşandınız diye sorulmaması taraftarıyım.
Onların dertleri kendilerine yetecektir sayın sözlük, bir de biz vurmayalım.

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol