nuri alço

Yeşilçam'daki kötü adamlardan biriydi. Genelde cebren ve hile ile kadınlarla birlikte olur, onları fuhuşa ya da uyuşturucuya sürüklerdi...

Bu adam yüzünden gazoz içmekten korkardık. Öyle de etkili bir figür oldu bir kuşağın hafızasında. Birbirine benzer filmlerde, birbirine benzer rollerde hep kötüyü oynadı. Beyaz takım elbiseleri, altın kolyeleri ile tam bir kötü adam profiliydi.

Toplum kabul ettiği kültürümüze aldığımız birisidir kendisi. İzlerini her yerde görmek mümkündür.

Eczacılık fakültesi mezunu olduğunu öğrendiğimde, random gülmek günlük hayatta nasıl uygulanır örneğine uygun şekilde gülme ötesi bir tepki gösterdiğim yeşilçam aktörü.

aslında kendisinin dönemi kapanıp, bir dönemin yeşilçam yıldızları gibi sessiz sessiz köşesinde hayatını sürdüren birisi olarak hayatına devam edecekti. peruğu bile olmayacaktı hatta. 90'larda falan pek bir olayı yoktu çünkü. gün geldi, istanbul'un sokaklarına, olur olmaz yerlere naro yazılmaya başlandı. bir süre sonra bunun nuri alço revival organization adında bir grubun işi olduğu ortaya çıktı. nuri alço da "konu benimle alakasız, ben de mağdurum, her yere naro yazıyorlar" falan diyerek tekrar gündeme çıkmaya başladı. gazoz muhabbeti, ömerçip, banu alkan, eskişehir maçları falan derken tekrar nuri alço oldu. perukla beraber elbette.

Coşkun Göğen (Tecavüzcü Coşkun) ile beraber birkaç yıl önce yaşadığı bir anı: İki ağabeyimiz bir film setine konuk oluyorlar Ramazan ayında.Bir ara yönetmen kahve molası veriyor,tabii önce konuklara ikram edilmek üzere kahveler geliyor.Her ikisi de niyetli olduklarını söyleyip teşekkür ediyorlar.Yönetmen tepkiyi koyuyor:Yahu koca sette hepi topu iki kişi oruç tutuyor,biri tecavüzcü biri gazozcu.(Espri amaçlı tabi)

gençliğinde tam bir babyface olan oyuncudur. bir dönem bilumum gazoz markaları tarafından gazoz virali olarak da kullanılmıştır.